La Dans Serpantin Şirii ve Açıklaması



La Dans Serpantin Şiiri ve Açıklaması-İncelemesi:




La Dans Serpantin

Mahmûr ü müzehher, mütelevvin, mütenevvir,
Bi fecr-i behârî gibi zulmetler içinden
Reyyan-ı tebessüm doğuyor; şimdi muayyen
Bir şekl-i sehabide melekler gibi tâir,
Derken mütegayyir,
Bin hey’ete birden giriyor, berk-ı hırâmı
Hatfeyliyor enzar-ı heves-dâr-ı garâmı

San’at sarı, mor, penbe, yeşil, kırmızı, mai
Elvân-ı ziyâiyyeye bir kudret-i cevlân
Bahşeyliyerek hepsi perîler gibi mahfî
Mahfî ve sükûnetli adımlarla şitaban

Etrafını birden sarıyorlar; o, semavî
Bir tûde-i ezhâr-ı muhayyel gibi lerzan,
Lerzân ü perişan dönüyor… bir şeb-i sâfî
Tenvir ediyor sanki bir avize-i raksân.
Bağzan sönecekmiş, bitecekmiş gibi nâçâr,
Meyyâl-i tefekkür, mütereddid, süzülürken
Bir darbe-i şeh-bâl ile bir hamlede, birden
Tecdîd-i hayat eyleyerek, aşk-ı füsunkâr
Şeklinde bedîdâr,
Bin şigr ile tehziz ediyor kalb ü hayâlî
Her cilve-i nâzendesi, her cümbüş-i bâli

Bağzan kocaman bir kelebekdir ki müzehheb
Pervaz-ı hamûşânesi birlikde sürükler
Enzâr-ı temâşanızı, bağzan da mutarra
Bir zanbağa benzer ki değildir mutasavver
Bir mislini görmek şu tabiatde, mükevkeb
Tirâje-nümâ… Hem bu güzellikle beraber
Yapraklarının lerziş-i mestinde hüveydâ
Bir çehre-i pür-ağd-i emel, çehre-i dilber

Ey sihr-i nazar-perver-i san’at, mütenevvir
Bir fecr-i behârî gibi zulmetler içinden
Doğdun, yine zulmetlere döndür; ebediyyen
Fikrimde seher-hıyz olacaktır sana dair
Bir leyl-i serâir
Bir leyl-i serâir ki bütün şûh-u mülevven
Güllerle, güneşlerle, emellerle müzeyyen!
                                                    Tevfik Fikret


     La Dans Serpantin İncelemesi: Tevfik Fikret bu şiirde bir dansözü anlatıyor. Kelebeği, melekleri bir bahar sabahına benzetiyor. Şiirde bir rakkasenin dansını anlatıyor. Şiirdeki sözcüklerin neredeyse tamamı hareket içerir. Daha önce incelemesi yapmış olduğumuz Cenap Şahabettin’ in Elhan-ı Şita (Kış Nağmeleri) isimli şiirinde de benzer bir duruma şahit olmuştuk. Öyleki; Elhan-ı Şita şiirinde de sert kış şartlarına daha fazla vurgu yapmak için özellikle sert ünsüzlerin yer aldığını belirtmiştik. Bu şiirde de rakkasenin dansı tasvir edildiğinden hareket içeren birçok kelimeye yer verildiğini görüyoruz. 

    Gerek Cenap Şahabettin de gerekse Tevfik Fikret’ in La Dans Serpantin isimli şiirindeki bu üslup tablo şiir yazma geleneğinin bir sonucudur. Şair adete kelimelerle tablo çizmekte, zihinde rakkasenin dansını canlandırmaktadır. Şiire değişik bir hava katılması için dansöz karanlıkların içinden bir bahar sabahı misali insanın hayal gücünü harekete geçirerek çıkmaktadır. Dansözün rengarenk kıyafeti ışık vurdukça güneş gibi parlamaktadır. Dansöz şiirde hareketlerine sessiz ve ürkek adımlarla başlıyor. Bazen tempoyu düşürüp bazen de yeniden doğmuş gibi hızlanıyor. Dansözün her bir hareketi hayali ve kalbi binlerce şiirle dolduruyor. Şair rakkasenin hareketlerini meleklerin uçması ile ilişkilendiriyor. Rakkasenin bakışlarında arzuları harekete geçirecek vaad dolu bir hal var. Kadının yaptığı bu dans, sanat ve bakışları doyuran adeta bir tablo gibi. Dansözün dansı bittikten sonra şair öyle etkileniyor ki gözünün önüne hep dansözün figürleri geliyor.

        Şiirde sanat teması ön planda bulunuyor. Tevfik Fikret’ in temsilcisi olduğu bu yeni şiir anlayışında her şey şiirin konusunu oluşturabilir. Müthiş bir tema olmasa da danstaki ritim, dansözün kıyafeti, zarafeti, inceliği şiirdeki ahenge kelimelerin adeta dans etmesine benziyor. Tevfik Fikret ‘ in sanat anlayışında güzellik ve güzelliği besleyen ıstırap ortak bir nokta oluşturur. Dansın ve güzelliğin anlatıldığı bu şiirde bile bir hüzün vardır fakat bu şiirdeki bu hüzün Gayya-yı Vücut şiirine göre daha iyimser boyutlarda işlenmiştir.


2 yorum:

  1. Şiir, bana Dansın Kraliçesi diye anılan Isodora Duncan'ı anımsattı bana.Hikayesinden etkilenip 'Jaya' adlı yazı yazmıştım.Yazıyla dansı anlatmak çok keyifli.Şiir çok güzelmiş ama, incelemenizi okumasam hiç bir şey anlamayacaktım ;) Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. İlginiz ve yorumunuz için çok teşekkür ederim. Şiir yaklaşık yüz yıl önce yazılmış anlamamanız normal zira Tevfik Fikret şiirlerini toplum için değil sanatsal değerleri anlatmak için yazan bir şairdi.Jaya isimli yazınızı mutlaka okuyacağım. Tekrardan teşekkür ederim

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.